Koordinasyon Kurulundan Açıklama: Teslim Olmayacağız!
5 Kasım 2016 tarihinde ikinci toplantısını gerçekleştiren BMO 3. Dönem 2. Koordinasyon Kurulu tarafından bir açıklama yayınlanmıştır.
Teslim Olmayacağız!
İletişim kurma, haber alma ve bilgiye erişim en temel insan hakkıdır. Ancak ülkemizde bu hak sürekli ve sistemli olarak ihlal edilmekte ve edilecek görünmektedir.
11 Eylül 2016 günü Doğu ve Güneydoğu illerinde başlayan İnternet kesintileri 26 Ekim tarihinde yeniden yaşanmış ve bu uygulama hiçbir açıklama yapılmaksızın günlerce sürdürülmüştür. Ve ardından 2 Kasım’ı 3 Kasım’a bağlayan gece tüm ülkede İnternet erişimi kısıtlanmış ve yaygın kullanılan sosyal paylaşım sitelerine erişim tümüyle engellenmiştir.
Bununla da yetinilmeyerek toplumun haber alma özgürlüğünün önüne geçmek için VPN sitelerine erişimler de engellenmiştir.
Mahkeme kararı olmaksızın gerçekleşen bu kesintiler gündelik yaşamı da olumsuz etkilemiş, hastaneler ve bankalar hizmet verememiş , pos cihazları kullanılamamış toplum mağdur edilmiştir.
Konu ile ilgili BTK’dan İnternet’le ilgili sorunun yine “İnternet’le alakalı” olduğuna ilişkin “doyurucu” ve “anlaşılır” bir açıklama yapılmıştır.
Başbakan ise “güvenlik ihtiyacı olması durumunda bu tarz önlemler alınabilineceğine” ilişkin demeciyle nasıl bir sansür uygulamasıyla karşı karşıya olduğumuzu ve ilerleyen günlerde bizleri nasıl bir sürecin beklediğine ilişkin resmi netleştirmiştir.
Tüm bu “tatmin edici” açıklamalar sorunun teknik bir aksaklıktan çok daha ötesinde olduğunu göstermektedir.
11 Eylül tarihinde Doğu ve Güneydoğu illerindeki kesintilerin ilgili illere bağlı 28 belediyenin kayyuma devredilmesiyle, 26 Ekim tarihinde yine aynı illerde yaşanan kesintinin Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eşbaşkanlarının gözaltına alınmasıyla ve son olarak 3 Kasım’da başlayan ve tüm ülkeyi kapsayan kesintinin bir muhalefet partisinin seçilmiş eşbaşkanlarının ve vekillerinin gözaltına alınmasıyla aynı güne denk düşmesi tesadüf olmasa gerektir.
Bu bağlamda sorun bir İnternet kesintisi sorunu değil demokrasi ve özgürlükler sorunudur.
15 Temmuz’dan bu yana ülkede yaşananlar bir darbe savuşturuldu mu yoksa farklı biçimde yeni bir darbe sürecine mi girildi ayrımını güçleştirmektedir.
Darbecilerle hesaplaşma iddiası, parlamenter sistemin, muhalif yapıların ve kadroların tasfiyesi noktasına gelmiştir.
Çok sayıda ailenin mağdur durumuna düştüğü; KESK üyesi oldukları için kamu çalışanlarının işten atıldığı; basın özgürlüğünün hiçe sayıldığı; yazarların, gazetecilerin, siyasetçilerin, akademisyenlerin gözaltına alındığı, hapsedildiği; dergilerin, gazetelerin, TV kanallarının kapatıldığı; rektör seçimlerinin kaldırıldığı; yeniden bombaların patladığı; demokratik siyasetin önünün tıkandığı; protestoların şiddetle bastırıldığı; bilgi edinme hakkının, İnternet’e erişimin engellendiği bir döneme girilmiştir.
Süreç, Cumhuriyet’le hesaplaşmaya, adını ve duruşunu Cumhuriyet’ten alan bir gazeteyi susturmaya, toplumun farklı kesimlerinin desteğini almış bir muhalefet partisinin genel başkanlarını ve vekillerini tutuklamaya kadar vardırılmıştır.
Bu anlayışın, halklar arasında kırılmaya yol açacağı, ülkeyi şiddete mahkum edeceği, barış içinde birlikte yaşama umutlarını tüketeceği bilinmesine karşın, saldırgan, otoriter siyaset tarzı terk edilmemektedir.
Tüm bu yaşananlara karşı toplumun tepkisinin kitleselleşmesinin önüne geçmek için İnternet ve sosyal medya erişimleri kesilmekte, sorun teknik bir arızaya, bir güvenlik sorununa indirgenmektedir.
Görünen odur ki, iktidar tüm demokratik unsurları yok etme, ülkeyi savaşa, toplumu bir kopuşa sürükleme ve “başkanlık” adı altında bir baskı rejimi kurma kararlılığındadır.
Sadece sanal ortamın değil tüm yaşam alanlarımızın yoğun bir saldırı altında olduğu böyle bir dönemde, Bilgisayar Mühendislerinin meslek örgütü olarak sorunun tek başına bir İnternet erişim engeli olmadığını, sorunun bir özgürlükler sorunu olduğunu vurgulamanın, artık hukukun, adaletin, Cumhuriyet’in ve demokrasinin temellerinin dinamitlendiğini dile getirmenin gerek meslektaşlarımıza ve üyelerimize, gerek ülkemize ve halkımıza karşı bir sorumluluk olduğuna inanıyoruz.
Ve bizim de kararlı olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyoruz:
Eşit bireyler olarak bir arada barış içinde yaşamak umudundan da, demokrasi ve özgürlüklerden de, Cumhuriyet’in aydınlanmacı, laik değerlerinden de, o değerler üzerine inşa edilmiş bu güzel ülkeden de vazgeçmeyeceğiz…
Bilgisayar Mühendisleri Odası 3. Dönem Koordinasyon Kurulu